KHK’lı öğretmen 7 aylık bebeğiyle eylemde

KHK ile ihraç edilen Eğitim Sen’li sosyal bilgiler öğretmeni Yurdagül Şahin Demir, 7 aylık bebeği Bahar’la birlikte işine geri dönmek için eylem yapıyor.

KHK’lı öğretmen 7 aylık bebeğiyle eylemde
  • 21 Ekim 2017, Cumartesi 14:06

ARTI GERÇEK - 7 Şubat 2017 tarihinde yayımlanan 686 sayılı KHK ile kamu görevinden çıkartılan sosyal bilgiler öğretmeni Yurdagül Şahin Demir, ihraç edilen arkadaşlarıyla beraber 35 haftadır Kartal Meydanı’nda eylem yapıyor. İhraç edildiği sırada hamile olan Yurdagül öğretmen eylemlere, şu anda 7 aylık olan bebeği Bahar’la geliyor. Etrafındaki her şeye meraklı gözlerle bakan Bahar bebek, meydandakilerle sosyalleşiyor. Yurdagül öğretmen, “Bu direniş kızımın sosyal olmasını sağladı. İnsanlarla çabuk kaynaşıyor ve gülücükler saçıyor. Evde yalnız kaldığımız günlerde çok mutsuz oluyor. Bu sosyalleşmenin kızımın gelecekteki kişiliğine çok katkısı olacağını düşünüyorum” diyor.

"BEBEKLE İLGİLİ HİÇBİR HARCAMAMIZ OLMUYOR"

Bahar'ın masrafları, doğduğu günden bu yana tam bir imece ile karşılanıyor: “Bebekle ilgili hiçbir harcamamız olmuyor. İnanılmaz bir dayanışma oldu. Bebek arabasından, atletine kadar her şeyi arkadaşlarımız getirdi. Biz bebeğe maddi olarak hiçbir harcama yapmıyoruz. Sadece hastane masraflarını biz kaşılıyoruz.” İhraç edilen KESK’li kamu çalışanlarının Kartal Meydanı’nda düzenlediği "İşimizi Geri İstiyoruz”eyleminde buluştuğumuz Yurdagül öğretmen, zorlu bir eğitim hayatı geçirmiş.

İlkokula Tokat’ın Almus ilçesine bağlı bir köyde başlamış ve daha o yıllarda öğretmen olmaya karar vermiş. Okula erişim ve maddi nedenlerle, bu isteğe ulaşmak kolay olmamış. “Köyde, kız çocuklarından liseye ve üniversiteye gidebilen bir kişi bile yoktu” diyen Şahin, köyünden liseye ve üniversiteye giden ilk kadın olmuş. Ücretsiz öğrenci yurdu bulamadığı için ortaokul ve liseyi Tokat merkezde yaşayan akrabalarının yanında okumuş. Herkesin eşit koşullarda eğitim alabileceği bir sistemin hayalini o günlerde kurmaya başlamış: “Kendime hep şunu dedim: Çocukların rahatlıkla okuyabileceği bir eğitim sistemi için mücadele edeceğim. Bizzat kendi deneyimlerim üzerinden bunun ne kadar önemli ve elzem olduğunu gördüm. En basitinden köyden şehre geldiğimizde, sınıfsal ezilmişliği çok hissettim. Bizim sınıfımızda, bize göre ekonomik durumu daha iyi olan insanlar vardı. Biz köyden geldiğimiz için  aşağılanıyorduk.  Ben bunları yaşadığım için öğrencilerimin bunu yaşamasını istemiyordum. O ezilmişliğin içinden geldiğimiz için çok çarpıcı gerçeklerin farkındayız. Dinsel ve sınıfsal kimliğimden dolayı yokluk ve ezilmişlik yaşadım. Kısacası, eşitsizliğin bağrından geldim. Benim yaşadığım eşitsizliği başka çocuklar yaşamasın diye mücadele ediyorum. Tek derdim bu.”

“SİSTEMİN İSTEDİĞİ GİBİ BİR ÖĞRETMEN OLMADIM”

Yurdagül Şahin Demir, öğretmenlik hayatı boyunca parasız ve ana dilde eğitim için çalışmalar yürütmüş. Hiçbir zaman öğrencilerinden okul aidatı toplamamış, bu sebeple okul müdürleri tarafından sık sık eleştirilmiş. Derslerini neden-sonuç ilişkisine bağlı kalan ve öğrencileri yorum yapmaya teşvik eden bir metodla işlemiş. Bu sefer de öğrencilere yeterince test çözdürmediği gerekçesiyle, yöneticiler tarafından tepki görmüş ve performans notu düşürülmüş: “Öğretmenlik hayatım boyunca hem öğrencilerden hem velilerden takdir gördüm; ama sistemin istediği gibi bir öğretmen olmadım. Irkçılığın, cinsiyet ayrımcılığının ve dini sömürünün olmadığı bir dünya istediğinizde, devletin hedef tahtasındasınız ve ihraç edilmeye müstehaksınız.” İhraç edildiğini 7 aylık hamileyken öğrenen Yurdagül öğretmen, ihraç listesinde kendi ismini gördüğü anı ve o anda yaşadığı şaşkınlığı unutamıyor. İhracın ilk ayında üzüntü hissetmediğini ve depresyona girmediğini belirtiyor: “7 aylık hamileydim ve karnım burnumdaydı. Ama hep sokaktaydım, eylemlere gidiyordum ve sendikanın çalışmalarına katılıyordum. Arkadaşlarım ve dostlarım hep yanımdaydı. Hamileliğin 8. ayında Bahar doğdu, erken gelmeye karar verdi yani. Bu kadar mücadeleci bir yaşamın sonucu olarak kızım 8 Mart’ta doğdu.”

ERKEN DOĞUM YAPTI

İhraç edilmesinin erken doğum yapmasına sebep olan en önemli faktörlerden olduğunu söyleyen Yurdagül öğretmen, doğum sürecine ilişkin belgelerini saklıyor ve işine geri döndüğünde tazminat davası açmayı düşünüyor. Şu anda 7 aylık olan kızı Bahar’ın doğumundan sonraki süreciyse şöyle anlatıyor: “Bahar doğduktan sonra 2-3 ay boyunca hiç dışarı çıkamadık. Yine de biliyorduk ki Bakırköy’de, Kartal’da direnişler devam ediyor. Ankara Yüksel çok daha canlıydı. Nuriye ve Semih eylemlerine başlamıştı. Onun dışında Düzce’de, Bodrum’da, Didim’de arkadaşlarımız direniyordu. Dışarıda direnenlerin olduğunu bildiğim için gönlüm çok rahattı, ama bir yandan da o süreçte evde oturmak bana hüzün verdi. Kızımız küçük olduğu için evde olmak zorundaydık. Bahar 3 aylık olunca, yeniden alanlara indik. Düzenli olarak Kadıköy ve Kartal’daki eylemlere geliyoruz. Kızımın, benim ve aslında tüm KHK’lıların geleceği bu direnişlerde saklı. Bu direnişleri büyütmek, katkı sağlamak ve sesini duyurmak zorundayız.”

“GÜLEN CEMAATİ GİBİ SORU ÇALMADIK”

İhraç kararının, okul müdürünün şikâyetiyle ve kulaktan dolma bilgilerle verildiğini söyleyen Şahin, “35 yıllık geçmişimi elimin tersiyle itmemi ve sadece iş olarak görmemi istiyorlar. Bu meslek benim sadece işim değil, geçmişim. Ben öğretmen olurken hiçbir şey öyle kolay olmadı. Biz Gülen Cemaati gibi soruları çalmadık, hayat bize tepside sunulmadı. Ben 11 yaşımdan itibaren tırnaklarımla kazıyarak mesleğimi elime aldım. Bu bir meslek meselesi değil, bizim yaşantımız bu meslekte saklı” diye konuşuyor.

Yurdagül öğretmen, kamu çalışanlarının şu anda bir iş güvencesinin olmadığını ve her şeyin amir notuna bağlı olduğunu belirtiyor. “Bizim geri dönmemiz kamu emekçilerinin de iş güvencesi demek. Biz geri dönebilirsek onlar da iş güvencesini tekrar kazanacaklar. O yüzden bizim mücadelemiz, toplamda tüm kamu emekçilerinin iş 

Beğendim 0 Muhteşem 0 Haha 0 İnanılmaz 0 Üzgün 0 Kızgın 0

SEN DE DÜŞÜNCELERİNİ PAYLAŞ!

Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, pornografik, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.


yükleniyor

BU HABERİ OKUYANLAR BUNLARI DA OKUDU

SON DAKİKA HABERLER

ANKET

Yeni İnternet Sitemizi Beğendiniz mi?

yukarı çık