HSK üyelerine gönderdiği pahalı hediyelerin belgeleri varmış.

Cumhuriyet gazetesi yazarı Barış Pehlivan, "Arka Bahçe" adlı köşesinde dikkat çeken bir yazı kaleme aldı.

Özel Güvenlik İşçi Hakları

Cumhuriyet gazetesi yazarı Barış Pehlivan, "Arka Bahçe" adlı köşesinde dikkat çeken bir yazı kaleme aldı.

Pehlivan "Gizli SBK İncelemesi" başlıklı bölümde, SBK Holding’in sahibi Sezgin Baran Korkmaz ile ilgili yıllar önceki telefon konuşmasını anlattı.

Pehlivan o görüşmeyi, "Sezgin Baran Korkmaz’ın Türkiye’de olduğu, hakkında çok şey bilindiği ama dokunulmadığı günlerde yaşandı bu olay" sözleriyle aktardı.

İşte o bölüm:

“Şu numarayı arayın” dedi.

Kimdi o?

“Sezgin Baran Korkmaz’ın yanında çalışan biriymiş, ayrılmış. Elinde SBK’nin savcılara, hâkimlere ve hatta HSK üyelerine gönderdiği pahalı hediyelerin belgeleri varmış.”

Aradım. “Şimdi değil, akşam konuşalım” diye yanıt aldım.

Akşam oldu. Daha sorumu sormadan, telefondaki eski çalışan söze girdi:

“Sezgin Baran Korkmaz hakkındaki tüm suçlamalar yalandır. Hiç öyle şeyler olmamıştır.”

Anlamıştım. Hoparlörden konuşuyordu. Belli ki benim vereceğim yanıtı duymasını istediği biri vardı yanında. Şöyle dedim:

“Bakın, benim kaynağım çok sağlam. Sizin neden şu an böyle konuştuğunuzu anlayabilecek deneyime sahibim. Siz de Sezgin Baran Korkmaz da bilsin ki gerçek olmayan hiçbir kelime yazmam. Yanıt hakkına da her zaman saygı duyarım. Eğer fikrinizi değiştirirseniz arayın.”

Telefon kapandı. Yaptığım görüşmeyi kaynağımla paylaştım. “Demek ki SBK ile masaya oturdu ve anlaştı” dedi.

Sezgin Baran Korkmaz’ın Türkiye’de olduğu, hakkında çok şey bilindiği ama dokunulmadığı günlerde yaşandı bu olay.

Şimdi...

Hani Sedat Peker “Müşteri portföyünün tamamı bende, hangi hâkimler savcılar...” diye seslendi ya Sezgin Baran Korkmaz’a...

İşte uzun süre önce yaptığım o telefon konuşmasını hatırladım.

Birkaç görüşme yaptım. Ve Ankara’dan ulaştığım kaynaklar bana şu çok çarpıcı iddiayı dile getirdi: “Hâkimler ve Savcılar Kurulu Birinci Dairesi, Sezgin Baran Korkmaz ile ilişkili yargı mensupları hakkında inceleme izni verdi.”

Sır gibi saklanan bir dosyaydı. Savcılar ve hâkimler nüfuz kullanarak menfaat temin etmekle suçlanıyordu.

Öyle ki Korkmaz’ın otelinde kalmalarının ve özel hediyelerin yanı sıra...

Çocuklarının okul masraflarını ve yurtdışı seyahatlerini Sezgin Baran Korkmaz’a ödettirmekle itham edilen yargı mensupları vardı.

HSK kendi içine de sıçrayan bir suçlamaya dair nasıl inceleme yürütecek, şüphelerim var. Belki de üstünü kapatacaklar, soruşturma yapılmayacak, kimse hakkıyla cezalandırılmayacak.

Lakin şüphesiz ki bu çürüme artık gizlenemeyecek.