İçişleri Bakanı 'dan Kılıçdaroğlu'na Biz 18 Koruma Tahsis Ettik

Habertürk İçişleri Bakanı Süleyman Soylu'nun Açıklamaları. İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, Habertürk'te yayınlanan Enine Boyuna programının canlı yayın konuğu oldu. İçişleri Bakanı Süleyman Soylu'nun gündem, polis alımı, memur alımı ve diğer meselelerle ilgili açıklamalarının tamamı burada olacak.

İçişleri Bakanı 'dan  Kılıçdaroğlu'na Biz 18 Koruma Tahsis Ettik
  • 28 Nisan 2019, Pazar 12:27

Bakan Soylu'nun açıklamalarından satır başları:

KEMAL KILIÇDAROĞLU'NA ANKARA ÇUBUK'TAKİ SALDIRI

Memleketin hangi köşesinde , yöresinde bir olay olursa ben insani olarak buna üzülürüm. Herkesin kendi mesleğine ait refleksleri var. Ben de yaklaşık 2.5 yıldır Sn. Cumhurbaşkanımızın iradesiyle İçişleri Bakanı olarak görev yapıyorum. Yani görevlendirildikten sonra 1.5 yıl boyunca gece 3'ten önce hiç yatmadım. Mantığım şuydu ; 'Ben herkesi uyutayım, sonra uyuyayım, sabahta herkesten önce kalkıp işime bakayım. Şimdi de öyle, gece 01.30, 02.00'dir. Sabah ilk baktığım şey günlük trafik raporudur. Kaç kaza olduğuna bakıyorum.  Günlük rutin içinde de bunları takip ediyorum. Ve bir taraftan bu , bir taraftan göçmen meselesi, diğer taraftan dün İstanbul'da yaşadığımız, memleketin bir çok yerinde yaşadığımız, kadına şiddet, cinsel tacize kadar her mesele. Benim bulunduğum yer, duyarlı olursanız, meselelerin çözümüne yönelik de duyarlı olursanız yapabileceğiniz bir yer. Yine bizim bulunduğumuz görev, bir çok insanın FETÖ münasebetiyle , işinden ayrılmasına vesile oldu. PKK terörüyle mücadele ediyoruz.

BİR ÇOK STK KAPATTIK

Bir çok STK kapattık. Sırf PKK ile işbirlikleri olduğu için. Bazen insanların vatandaş olmasını temin etmek istiyorsunuz, bazı insanları yurtdışına gönderiyorsunuz. Hırsızlık azalmasıyla mücadele, bir taraftan uyuşturucu ile mücadele ediyorsunuz. Bütün bunların çatısında partimizin politikaları var. Türkiye'de en ufak bir olay olduğu zaman, okullardaki güvenlikte bizim işimiz, insanların sabahları eve gitmesi, evden işe gitmesi de, haftasonu spor müsabakaları da bizim işimiz. Tüm bunlar için ciddi konsantrasyon ortaya koymanız gerekir.

ŞEHİT CENAZELERİNDE REAKSİYON OLABİLİYOR

Şimdi biz bir çok şehit cenazesine gittik, gidiyoruz. Belki de en çok şehit cenazesine giden kişilerden biriyim. Şehit cenazelerinde reaksiyon olabilir. Sadece şehit cenazesi değil, esnafa gidince de reaksiyon olabilir.  Esnaflar bazen 'Senin buraya girmeye hakkın yok diyor'  , 'Aleyküm selam' diyip gidiyoruz. Biz insan sarrafı olmak zorundayız. İnsanların size nefretle bakıp bakmadığını, sizden bir negatif enerji alıp almadığını anlamak zorundasınız. Bu eski zamanlardan beri olan şeyler. Allah rahmet eylesin, Yıldırım Aktuna vardı Sağlık Bakanı, 'Bazı tipler var sana gözünü diker, onlara bakmadan yoluna bak, bulaşma' dedi.

ÇUBUK'TAKİ OLAYLAR ÖNCESİ 4 TANE ŞEHİT VERMİŞİZ, İKLİME BAKMAK LAZIM

Bizim burada Çubuk'ta 4 tane şehit vermişiz. İklime bakmak lazım. Her seçim sonrası, kendine ait bir tortu bırakır. Kaybedenler var, kazananlar var, siyasi söylemler var, el sıkışacaklar mı, sıkışmayacaklar mı, bunlar yıllardan beri görülür. Başka şeyler var. Türkiye'de ilk kez son 2 seçimden beri bu kadar net bloklar oldu. Bu bloklar çok net. Bunu sadece ben görmüyorum, vatandaş da bunu görüyor. Bunu kabul edersiniz, etmezsiniz. Çubuk olayı tam da bunun üzerinden düşünmek lazım. Daha önce de bu tür olaylar oldu. Ecevit'e de, Mesut Yılmaz'a da oldu, bakan düzeyinde, milletvekili düzeyinde, belediye başkanı düzeyinde oldu. Tabi bunlar normalleştirilmez. Burada bir şehit cenazesi var, öncelikle biz de Sn. Cumhurbaşkanımız da ben de aynı hassasiyeti gösteriyoruz. Biz gittiğimiz yerde eğer orası şehit cenazesiyse, dönem dönem sitemlerle karşılaşıyoruz. Acısının en doruğundaki kişiler bunlar. Ne diyebilirsin ki. Buradaki duyguların bazıları kontrol edilir, bazıları edilemez. CHP'nin burada seçim öncesi 24 Haziran'da da çok açık şekilde, HDP ile bir siyasal ilişkisi olduğu belli. Bu çocuklar neden şehit oldular. Çukurca'da PKK onları şehit ediyor. Bu da açık. İçişleri Bakanı olarak ben şunu mu söyleyim, 'Gitmesin kardeş' , bunu demeyi de kendime yediremem.  Daha önceki İl Başkanlarıyla ilgili talimatı tam da bu iş için söyledim. Ben seçim konuşmalarında söyledim, ben yangın söndürmeci, itfaiyeci değilim. Benim görevim sadece, bulunduğum yerde bir görevi yapmak değil. Ben hepsini düşünmek zorundayım. 24 Haziran'da her CHP'liden Kılıçdaroğlu şunu söylemediler mi, 'Bir oyu CHP, bir oyu HDP'ye' demedi mi? HDP İstanbul'da alamayacağı oyu aldı.

Şimdi bunların şehit cenazelerine protokol olarak girmemelerini (il başkanları)  söyledim, tedbir olarak. Yani dedim o iklim, biraz daha yumuşasın istedikleri yerlere girebilirler. Ama ben onu kontrol etmek zorundayım. Eğer orada CHP , HDP işbirliğinden dolayı bunu olumlamadığımı söyledim. Ben sözümün arkasındayım.

İMAMOĞLU'NUN FENERBAHÇE MAÇINA GİTMESİ

Geçenler de aynı şeyi İmamoğlu için söyledim. O çıktı dedikodu yaptı 'tehdit' diye. Maça gitti, Beşiktaş maçına . Fenerbahçe maçını da izlerken, istihbaratım bana şunu söyledi sosyal medyada 'Bu fetöcünün burada ne işi var , mazbata meselesini gündeme getiriyorlar, burada bir problem olacak' dediler. Ben de Fenerbahçe Başkanı Ali Koç'u aradım. Bu maç kritik bir maç, orada bir problem olabilir. Siz ev sahibisiniz, 40 bin kişilik ortamda bir problem olursa, bunu ilk kez yapmıyoruz. Stadın iyiliği, maç psikolojisi için. Bu tip olayların iyi yönetilmesi için. Yine söylüyorum, bunu ilk kez yapmıyorum. HDP'nin Ankara'da yaptığı kongreye ben müdahele ettim, güvenlik tedbiri için müdahale ettim. İşin arka perdesi de var. Ben bunun iklimini İçişleri Bakanı olarak düşünmek zorundayım. Cinsel taciz söz konusuysa, o ilçede o kişi karakola alınırsa biliniz ki insanlar oraya yıkılır, orada toplumsal olaylar meydana gelir.

AYSEL TUĞLUK'UN ANNESİNİN CENAZESİ

Aysel Tuğluk'un annesinin cenaze töreninde de Ankara'ya gittim. Eğer olaya anında müdahale edemezsiniz,  toplumsal olaylar beklemediğiniz noktalara gidebilir.

Ali Koç'a bu yüzden söyledim. O da 'Sizin ismininizi söyleyebilir miyim?' dedi, ben de söylemesini söyledim. Rica etmiş, İmamoğlu, 'Bakan beni arasın' demiş. Çubuk olayı da tam böyle bir olaydır. Kılıçdaroğlu oraya kaç korumayla gitti. Biz 18 koruma tahsis ettik. Kılıçdaroğlu kaç korumayla gitti.

Biz devleti idare ediyoruz, ülkeyi yönetiyoruz. Elimizde hem bilgiler hem sonuçlar var. Biz ana muhalefet partisi değiliz. İnsanlar toleranslı olmalı, haklısınız. Kemal Kılıçdaroğlu, hemen oradan sonra, kendisine o şekilde protesto eden, kendisine Artvin'de PKK'lı teröristlerin saldırmasıyla eş tuttu. Bakın şu anda aponun tecritini bitirmek için eylem yapanlara tolerans göstermemizi istiyor. Oradaki tabloya da çok net şekilde, bu adamlara bu öfkeyi siz yarattınız diyor. Burada bir masal içinde değiliz. Hepimizin evlatları var. HDP , PKK'nın siyasi koludur.  PKK 'A' diyemeden, HDP 'A' diyemez. Bir söz iradesi ortaya koyamazlar. Bunu ben biliyorum da, ilkokulu mezunu bile olmadan oğlunu profesör yapan analarımız bunu bilmiyor mu? tüm bu hesapları ben yapacağım da, ben siyasetin hesabını yapsaydım, daha farklı bir noktaya giderdi. Biz neyin hesabını yapıyoruz. Bir terör örgütüne karşı ülkeyi muhafaza etmenin mücadelesini veriyoruz. Doğu ve Güneydoğu'da aldığımız sonuçları görün.

Beğendim 0 Muhteşem 0 Haha 0 İnanılmaz 0 Üzgün 0 Kızgın 0

SEN DE DÜŞÜNCELERİNİ PAYLAŞ!

Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, pornografik, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.


yükleniyor

BU HABERİ OKUYANLAR BUNLARI DA OKUDU

SON DAKİKA HABERLER

ANKET

Yeni İnternet Sitemizi Beğendiniz mi?

yukarı çık